Web3 Bir Yol Ayrımında
Bir tarafta, topluluk odaklı projeler piyasada ses getirerek yeni yaklaşımlarla yatırımcı ilgisini topluyor.
Diğer tarafta, yenilikçi çözümler sermaye toplayarak blockchain teknolojisinin yeni versiyonunu oluşturuyor.
Her iki taraf da kitlelere ulaşmak için farklı yollar izliyor. Peki sonunda hangisi baskın gelecek?
Bu ve birçok önemli sorunun yanıtlarını, Bitmedia kripto reklam ağı ve Chainers.io ücretsiz NFT oyununun kurucusu Matvii Diadkov ile yaptığımız röportajda aradık.
Bitmedia ve Web3 Gelişimi
Blockchain dünyasına nasıl girdiniz? Web3’te sizi çeken neydi?
Matvii: 2013’ten beri blockchain geliştirme işindeyim. O dönemde herkes gibi ben de bu teknolojiden ve finansal yaklaşımdaki yenilikten çok etkilendim. Gerçekten heyecan verici ve göz ardı edilemeyecek kadar çarpıcıydı.
Bitcoin teknolojisinden çok etkilendim. Web3 için de aynı şeyi söyleyebilirim. Bu teknoloji yalnızca finansal işlemlerle sınırlı değil; mülkiyet ve veri aktarımına dair küresel anlayışı değiştirecek.
“Bitcoin teknolojisinden çok etkilendim. Web3 için de aynı şeyi söyleyebilirim. Bu teknoloji yalnızca finansal işlemlerle sınırlı değil; mülkiyet ve veri aktarımına dair küresel anlayışı değiştirecek.”
2014’te Bitmedia’yı kurdunuz. O zamanlar niş bir sektörde şirket kurmanın en büyük zorlukları neydi?
Matvii: Bizim için en büyük zorluk, hedef kitleye ulaşmaktı. Çünkü o zamanlar birçok proje kullanıcı kazanmak istese de potansiyel kitle oldukça küçüktü.
Bu zorluk hâlâ geçerliliğini koruyor. Genellikle blockchain kitlesine olan talep, arzdan fazla.
Bu arz-talep dengesizliği neden kaynaklanıyor? Web3 kitlesi hâlâ küçük mü yoksa geleneksel yöntemlerle ulaşmak mı zor?
Matvii: Evet, kitle hâlâ göreceli olarak küçük. Örneğin Robinhood, geleneksel hisse senetleriyle kriptoyu birleştirerek bu kitleyi bir araya getirdi.
Geleneksel yöntemlerle kitleye ulaşmak zor. İşte bu yüzden bizim reklam ağımız başarılı oldu; bu dar kitleyi nasıl bulacağımızı öğrendik.
Kripto pazarlaması diğer pazarlama alanlarından nasıl ayrılıyor?
Matvii: Web3 projeleri tamamen topluluğa odaklıdır.
Web3’te en önemli pazarlama stratejisi topluluk yönetimidir. Topluluk, bir projenin en değerli varlığıdır. Ancak birçok Web2 şirketi hâlâ bu kısmı göz ardı edip yalnızca geleneksel araçları kullanmaya çalışıyor.
Web3 sektörünün kendine has pazarlama araçları var mı, yoksa Web2’den mi uyarlanıyor?
Matvii: Bu aslında bir kombinasyon. Ancak en spesifik fark, topluluğu kullanma biçimi.
Topluluk üyeleri genellikle token veya NFT sahibi olduğu için projenin başarısı onların çıkarına. Bu yüzden gönüllü olarak projeyi tanıtırlar, paylaşırlar, büyütürler.
Diğer tüm araçlar geleneksel: PR, influencer iş birlikleri, banner reklamları vs.
Topluluk Odaklı Projeler Üzerine
Coinomist: GameFi sektörü, TON tabanlı projelerle büyük bir ivme kazandı. Sizce bu oyunları bu kadar popüler yapan ne?
Matvii: Bence oyunların kendisi değil, insanların “kâr etme beklentisi” onları çekiyor.
Bu oyunlar bilinçli olarak çok basit yapılıyor ki kullanıcı katılımı kolay olsun. Ama bunun kalıcı bir trend olduğunu düşünmüyorum.
Bazıları bu oyunları bir tür pazarlama hunisi olarak görüyor. Katılıyor musunuz?
Matvii: Evet. Birçok proje, tap game gibi basit oyunlarla kullanıcı kazanımı sağlıyor. Örneğin Hamster Kombat gibi ama sonrasında kendi platformlarına yönlendiriyorlar ya da bir token çıkarıyorlar.
“Aslında oyunların popülerliği değil, kullanıcıların kâr beklentisi önemli. Oyunlar bilinçli olarak basit yapılır, ama bu kalıcı bir trend değil.”
Bu oyunların temel amacı referans sistemlerini güçlendirmek. Ancak bu hype artık azaldı. Şu an en popüler oyunlar bile sadece kullanıcı kitlesini birbirine satıyor.
Yine de oyunlaştırma doğru yaklaşım.
Clicker oyunlarının sadeliği kripto deneyimini fazla mı basitleştiriyor?
Matvii: Hayır, bence bu sadelik deneyimin bir parçası. 2014’te de kullanıcıya ücretsiz kripto sunan platformlar vardı, şimdi sadece farklı bir yöntemle aynısını yapıyoruz.
Clicker oyunları zamanla daha karmaşık mekanikler içerecek mi?
Matvii: Evet. Gerçek rekabet, gerçek oyun deneyimi sunan projeler gelecek. Blockchain bu deneyimi daha ileri taşıyacak.
NFT’ler düşüşte gibi görünse de GameFi içinde hâlâ önemli. NFT’ler Web3 benimsenmesine katkı sağlar mı?
Matvii: Aslında NFT’ler hâlâ çok aktif kullanılıyor. Web3 oyunları başta olmak üzere birçok projede yerleri var. Bu uzun vadeli bir teknoloji.
NFT’ler başka nerelerde kullanılabilir?
Matvii: RWA (gerçek dünya varlıklarının tokenlaştırılması), dijital kimlik, dijital mülkiyet, otomatik akıllı sözleşmeler gibi birçok alanda gerçek kullanım alanı var.
Blockchain esasen veri sahipliğidir. Bu verinin anlamı bizim hayal gücümüze kalmış.
GameFi projeleri oyunculara gerçek finansal teşvikler sunmalı mı? Sizce bu GameFi’nin temel yapı taşı mı?
Matvii: Evet, finansal teşvikler GameFi’nin kilit bileşenidir. Play-to-Earn (P2E), blockchain token’ları, NFT’ler ve benzeri mekanikler bu yapının içinde yer alabilir.
Finansal teşvik, oyun içi eğlencenin bir parçası haline gelir ve bu tür projeler kendi GameFi nişlerini oluşturur.
Geleneksel oyuncular kriptoya şüpheyle bakarken GameFi projeleri genel kabul görebilir mi?
Matvii: Bence burada denge söz konusu. GameFi, oyun dünyasına ek bir tür sunuyor.
Tüm oyunlar GameFi olmak zorunda değil. Eğer finansal riskler içeren bu tarz bir eğlence ilginizi çekiyorsa, GameFi sizin için. İlgilenmiyorsanız da problem değil; geleneksel oyun sektörü hâlâ yerinde duruyor.
GameFi clicker oyunları, oyun dışında kalan Web3 ve blockchain alanını da etkileyebilir mi?
Matvii: Clicker oyunlarını gerçek bir tür olarak görmüyorum. Hiper-gündelik oyunlarda olduğu gibi kısa ömürlü bir popülerlikleri var.
Ancak Telegram gibi platformlarda GameFi ve P2E yapılarının daha fazla benimseneceğini düşünüyorum.
Web3’ün Benimsenmesi Üzerine
“Kitlelere Web3’ün ulaşması” sizce ne anlama geliyor?
Matvii: Kitlelere ulaşmak, bu teknolojinin günlük yaşamda ve kamu sektöründe kullanılmasıdır.
Örneğin dijital mülkiyet gibi alanlar.
Oyunlar bu teknolojileri test etmek ve uygulamak için adeta bir laboratuvar.
Crypto oyunlarının, dApp’lerin benimsenmesini kolaylaştırdığı görüşüne katılıyor musunuz?
Matvii: Kesinlikle katılıyorum. Oyunlar çok önemli bir test ve adaptasyon ortamı.
Bugün gerçeklik mi oyunu simüle ediyor, oyun mu gerçekliği belli değil.
Web3’ün benimsenmesi oyun ortamına dayanacak.
“Kitlelere ulaşmak, bu teknolojinin günlük yaşamda ve kamu sektöründe kullanılmasıdır.”
Mobil öncelikli ve kriptoya yabancı kullanıcılar için dApp’ler nasıl adapte oluyor?
Matvii: Gerçekçi olalım: Kriptoya birçok kullanıcı ücretsiz şeyler için geliyor.
Bu motivasyon devam edecek.
Teknoloji geliştikçe giriş bariyeri düşecek, daha fazla kullanıcı geldikçe sektör daha fazla değer üretecek ve bu da yeni kullanıcılar için daha fazla fırsat yaratacak.
Kriptoyu tanımayan kullanıcıları en kolay şekilde nasıl kazandırabiliriz?
Matvii: Oyunlar bu konuda çok doğal ve uygun bir araç.
Kriptonun çözdüğü problemleri anlayamayan ya da umursamayan kullanıcıya direkt çözüm sunamazsınız. Ama oyunlar “eğlence” sunar.
İnsanlar eğlenmeyi sever.
Ben bir ebeveyn olarak da söyleyebilirim, öğretmenin en etkili yolu bu, haha.
DeFi de benimsenme yolunda ilerliyor. Revolut ve WhiteBIT Nova gibi platformlar kriptoyu perakende ödemelere taşıyor. Bu, kullanıcılar için gerçekten anlamlı mı?
Matvii: Evet, bu kitlelerin zihninde büyük etki yaratıyor.
Teknoloji çok ileride ama kitlelere ulaşmak teknolojiyle değil, algıyla ilgilidir.
Bu yüzden mevcut araçlar üzerinden kripto potansiyeli gösterilmeli.
Airdrop’tan token kazanmak, yatırım yapmak, NFT almak vs. güzel ama bir kahveyi kriptoyla alabiliyorsan – işte bu gerçek benimsenmedir.
“Kitlelere ulaşmak teknolojiyle değil, algıyla ilgilidir.”
İzinli DeFi yükselirken, merkeziyetsizlik ve regülasyon çatışıyor. Sizce doğru denge nasıl sağlanır?
Matvii: Karmaşık bir konu.
Bence şu anda bile çok fazla regülasyon var.
Toplum olarak özgürlük, büyüme, güvenlik ve regülasyon arasında seçim yapıyoruz. Ama daha büyüme aşamasına gelmeden, birçok sınırlamayla karşı karşıyayız.
Bizim yaklaşımımız: yasalarla uyumlu hareket etmek ve mantıklı yargı bölgelerini seçmek.
Çoğu regülasyon mantıksız ve asıl hedefe hizmet etmiyor: suçları önlemek ya da kullanıcıyı korumak yerine piyasayı boğuyorlar.
Büyük oyuncuları hükümete yaklaştırıp rekabeti zayıflatıyorlar.
Uzun lafın kısası: yargı bölgenizi akıllıca seçin.
RWA ve Gelecek
RWA teknolojisi hızla büyüyor. Bu kalıcı mı, yoksa uygulama eksikliğinden ötürü söner mi? Hangi sektörler bu teknolojiden en çok fayda sağlar?
Matvii: Bence bu büyük bir şey olacak.
Sorun teknoloji değil, faydasının anlaşılmaması ve eğitim eksikliği.
Devlet kayıt sistemlerinden yatırım araçlarına, parça mülkiyetten veri güvenliğine kadar her alanda RWA büyük fayda sağlayabilir.
Gizli veri sızıntıları ve merkezi depolamanın riskleri göz önüne alındığında, bu teknolojinin benimsenmesi kaçınılmaz.
Kitlelere ulaşma sürecinde, sizce hangi taraf öne çıkacak: topluluk odaklı projeler mi, yoksa son teknoloji çözümler mi?
Matvii: Kimse sadece “yenilik” aramıyor – insanlar bu teknolojilerin işlerine yaramasını istiyor.
Yapay zekâ da, insanlarla konuşup onların problemlerini çözmeye başladığında popülerleşti. Blockchain için de durum aynı.
Eğer teknoloji insanların sorunlarına dokunmuyorsa, işe yaramaz.
“Kimse sadece yenilik aramıyor – insanlar bu teknolojilerin işlerine yaramasını istiyor.”
Son olarak, Web3’te ne galip gelecek: teknoloji mi, topluluk desteği mi?
Matvii: Bu bir denge meselesi. Otomotiv endüstrisine “hız mı güvenlik mi?” diye sormak gibi.
İnsanlar hem teknolojiyi hem faydayı, hem kullanım kolaylığını hem güvenliği aynı anda ister.
Bana göre sürdürülebilir gelişim her iki taraftan da gelecek.
Topluluk destekli projeler elbette olacak, ama bunların arkasında güçlü teknoloji de olacak.