Kriptokoin.com – Tabiki bu başlığı atarken bir ironi yapıyorum. Blockchain’in yaptığı şey bizi zincirlerimizden kurtarmak.
Blok Zinciri ve Kripto Para dünyamızda yer etmeden önce büyük şehirlerde hatta kasabalar, köylerde yaşayan herkesin boynunda bir zincir vardı. Herkes sisteme dahil olmak, parasını güvende tutmak, parasını idare edip yönetmek, para göndermek, para çekmek yani parayla ilgili bütün işleri için bir bankaya ihtiyaç duyuyordu. Bu da bizi bir zincirle bankalara esir ediyordu.

Bankalar sanıldığı kadar masum işletmeler değildir. Paradan para kazanma, faizle para kazanma, spekülasyonlar yaratarak paralara değer katmak değerini düşürmek, ipotekleri satıp paraya çevirmek gibi gaddarca davranışları vardı. Bütün bu işer hala devam ediyor.
Blok Zincir ve kripto para benimsenmesine kadarda bu böyle sürüp gidecek gibi görünüyor. İyi haber şu kripto para artık neredeyse bütün ülkelerde benimsenmeye başladı. Bu da bankaları, merkez bankalarını, hükümetleri korkutmaya başladı. Ellerindeki gücü dağıtmak istemeyen bu kuruluşlar kripto paraları kötülemek, aşağılamak için ellerinden geleni yapıyorlar.
Açıkçası bankaların büyüklüğünü ve gücünü algılamaya çalışalım. Bugün itibariyle Türkiye’de 52 adet banka var. Bunların büyük çoğunluğunu oluşturan 34 tanesi mevduat bankacılığı, 13 tanesi kalkınma ve yatırım bankacılığı, 5 tanesi de katılım (faizsiz islam) bankacılığı yapıyor.
Bankaların toplam şube sayısı 12 bin civarında. Bankacılık kesiminde çalışan sayısı 211 bin kişi.
Bankaların varlıklarını oluşturan aktiflerinin büyüklüğü Türkiye’nin GSYH’nın biraz üzerinde. Yani Türk bankacılığının aktif toplamının Türkiye’nin GSYH’ya oranı 1.1’e yükselmiş durumda. Demek ki bankalar yeteri kadar büyük ve hatta çok güçlü. Bankaların aktiflerini oluşturan toplam varlıkları 2.7 katrilyon lira. Bunun da 1.7 katrilyon lirasını bankaların kredi alacakları oluşturuyor. Buna karşın bankaların teknik anlamda toplam varlıklarına eşit olan toplam yükümlülükleri içerisinde de 1.4 katrilyon lira mevduat şeklindeki borçları var. Dolayısıyla mevduatların krediye dönüşüm oranı son birkaç yıldan beri 1.2 civarında. Yani bankalar topladıkları her 100 lira mevduata karşın 120 lira kredi veriyor.
Demek ki bankalar, başta mevduatlar olmak üzere çeşitli kaynaklardan elde ettiklerini kredi olarak plase ediyor. Tabii bankalar verdiği kredilerden de faiz geliri kazanıyor; topladığı mevduatlar için de faiz ödüyor. Sonunda bireysel bankacılık işlemleri, mevduat ve kredi faaliyetleri, diğer bankacılık işlemleri karşılığında bir kazanç ortaya çıkıyor.

Bankalar 2016 yılında 195 milyar lira kredi faiz geliri elde ettiği halde, 103 milyar lira mevduat faizi ödemiş ve bu durumda net faiz geliri 92 milyar lira olmuş. Hatta diğer faaliyet gelir ve giderleri dikkate alındığında, bankalar 2016 sonu itibariyle 38 milyar lira faaliyet kazancı sağlamış.
Peki bu kârlılık oransal olarak neyi ifade ediyor?…
Bankalar, öz varlıklarına göre yüzde 14 civarında kazanç elde etmiş. Yani özkaynak kârlılığı yüzde 14 olmuş. Buna karşın bankalar aktiflerine göre de yüzde 1.9 kazanç sağlamış.
Şöyle ki; 2015 yılında bankaların öz varlıklarına göre kârlılığı yüzde 11 civarında iken 2016 yılında bu oran yukarıda da belirtildiği üzere yüzde 14’e yükselmiş. Yani; 2015 yılına göre 2016 yılında bankaların kârları yüzde 27 artmış.
Yukarıdaki rakamlar neyi ifade ediyor ? Nedir bu istatistikler ?
Tabikide bizim üzerimizden kazandıkları karları açıklıyor. Gördüğünüz gibi bazı bankaların gücü neredeyse orta ölçekli bir devlete eşdeğer.

Herşey buraya kadar mı ?
Evet artık yolun sonu görünüyor ve boynumuzdaki zincirlerden kurtulup kendi paramızdan para kazanma zamanı artık bizde. Kripto paralar ile yerel para yada bankaların en önemli ayırt edici özelliği merkezsiz olması. Artık kimsenin bir bankaya ihtiyacı yok gibi görünüyor. Dünyanın öbür ucunda da olsanız tek bir tuşla hemde söz konusu olmayacak kadar az bir masraf ile karşıdaki kişiye anında para gönderebiliyorsun. Bu kulağa harika geliyor değil mi?
Peki bu işlemi bankayla yapmaya kalkarsanız masraflarınız 1000 kat artacak ve parayı gönderme süreniz 3 iş gününü bulacaktır. Bu neredeyse bir ızdırap olabilir 🙂 Peki insanlar bu kadar kolay yönetilebilir ve kullanılabilir bir sistem varken neden hala bankaları tercih ediyor.
Bu insanların alışagelmiş davranışlarının bir sonucu. İnsanlar yeniliğe açıktır ama buna adapte olmak biraz zaman alır. Kripto para içinde aynı durum geçerli. İnsanların bu sisteme alışması biraz zaman alacaktır. Umarım bunu görmek bizim jenerasyonumuz içinde olur :)) bunu görmeyi dört gözle bekliyorum. Bunun için bizim yapmamız gerekenler insanları kripto paraları benimsemesi için çaba sarfetmek, insanları cesaretlendirmek, teşvik etmektir. Bu uzun bir yol hiç bir devrim bir anda olmamıştır. Ama alttan gelen dalga her zaman büyük dalgalar oluşturup devrimi gerçekleştirmiştir. Beklememiz gereken süreç budur. Bunu hep beraber bekleyelim ve görelim .Tabiki kripto para dünyasında da spekülatörler var bunu inkar etmek hayalcilik olurdu. Ama bu argüman sistemi tamamiyle kötülemeye yeterli değildir.
AVANTAJLARIMIZ NEDİR ?
⦁ Merkezsiz olması
⦁ Herkes tarafından ulaşılabilir olması
⦁ Masraflarının diğer kurumlara göre çok az olması
⦁ Hızlı ve güvenilir olması
⦁ Mal varlığınızı gizli tutabiliyor olması
⦁ Stake ile para kazanma sistemi
⦁ Paranızı üzerinizde taşımadan bir cüzdan ile güvende tutması
⦁ Tek bir anahtar ile ulaşılabilir olması

Bütün bunlar kripto para dünyasının getirdiği avantajlar. İnsanların bunu benimsememesi için hiç bir neden yok. Bu sadece bir zaman meselesi. Artık kapitalist sistemden ve bankaların zincirlerinden kurtulduğumuza göre daha özgür ve ferah bir dünyada yaşamamız an meselesi. Umalımda herşey sandığımız gibi olsun ve her birey ekonomik özgürlüğünü elinde tutarak refah içinde bir hayat yaşayabilsin.
Bu bir hayacilik değildir tamamiyle alttan gelen dalganın kumsala yavaş yavaş vurmasıdır. Bu dalgaya bir damlada siz ekleyerek yeni bir dalga olun ve bu DEVRİMİ hep beraber gerçekleştirelim.
Yazar: Hasan Açıkgöz
Kripto Para Analisti ve Blockchain Araştırmacısı
Haber murda tarafından mı atıldı
hehehe :)) Evet oradan esinlenilmiş severim o şarkıyı.