Kriptokoin.com – Curve, Ocak 2020’deki lansmanından bu yana Ethereum’un merkezi olmayan finans (DeFi) ekosisteminde hızla lider bir oyuncu haline geldi. Kullanıcılara kripto para biriminde elde etmeleri ve merkezi olmayan bir şekilde belirli altcoin’leri alıp satmaları için bir ortam sunan Curve, DeFi alanında hızla büyüyen en büyük protokoller arasında.
Tanımı açısından Curve, bir likidite toplayıcıdır. Ancak daha basit bir şekilde açıklanması gerekirse, teşvikler sunarak herhangi bir finans piyasasının önemli bir tarafı olan likidite yaratımını destekleyen, merkezi olmayan bir borsadır.
Diğer birçok merkezi olmayan finans protokolünde olduğu gibi Curve, ilk başlarda tamamen merkezsizleşmiş değildi. Bu, harika bir kavram ve plan olsa da bir protokol olarak Curve’ün tek bir varlık tarafından yönünün belirlenmesine karşı duyarlıydı.
Ancak bu durum, Curve’ü merkezi olmayan otonom bir organizasyona (DAO) dönüştürecek olan “CRVé isimli Ethereum tabanlı uygulama için yerel bir yönetişim token’ı ile birlikte değişiyor.
Curve nedir?
Yukarıda da belirtildiği gibi Curve, kullanıcılara belirli Ethereum tabanlı varlıkları kolayca takas etmeleri için bir platform sağlamaya odaklanan bir protokoldür. Projenin kurucusu Michael Egorov şöyle açıklıyor:
“Curve, Ethereum’daki Bitcoin token’ları ve stablecoin’ler için tasarlanmış bir borsadır.”
Tether’in USDT’si, USD Coin ve DAI gibi ABD dolarına sabit paralara ve renBTC, Wrapped Bitcoin gibi Ethereum tabanlı Bitcoin token’larına odaklanmasının yanı sıra Curve’ü herhangi bir DEX’ten (merkezi olmayan borsa) ayıran şey nedir?
Bunun cevabı biraz karışık olsa da konu, işlemlerin nasıl gerçekleştiğine ve likiditenin nasıl sağlandığına bağlı.
Curve, alım emirleriyle eşleşmek için belirli bir siparişte satış emirleri gerektiren geleneksel merkezi olmayan borsaların aksine; piyasaların likiditesini desteklemek için pazar oluşturma algoritması veya algoritmaları kullanır. Bu da Curve’ü otomatik bir piyasa yapıcı (AMM) protokolü yapar.
Bir piyasa yapıcı, bir piyasaya likidite sağlarken aynı zamanda alış ve satış fiyatları arasındaki farktan da kar sağlayan, finansal enstrümanlar alıp satan bir yazılım veya varlıktır.
Böylece bir piyasa yapıcı algoritması uygulayarak Curve, kendi platformunda siparişlerin daha hızlı eşleştirilmesine izin verebilir. Egorov, uyguladığı algoritmanın “Uniswap veya Balancer’dan 100, hatta 1000 kat daha yüksek pazar derinliği” sağlayabileceğini söyledi:
“Curve’ün önemli kısmı, kilitli aynı toplam değer için Uniswap veya Balancer’dan 100-1000 kat daha yüksek pazar derinliği sağlayabilen piyasa oluşturma algoritmasıdır. Bu dinamik hem traderlara hem de likidite sağlayıcılara yardımcı olur çünkü bu insanlar için temel getiriler Uniswap’takinden daha yüksektir. Benzer şekilde piyasa derinliği ile aynı faktörden kaynaklanmaktadır.”
Bu, traderların, hatta daha büyük “güçlü kullanıcıların” kripto para birimlerini minimum ücret ve minimum kayma ile kolayca başka bir para birimi ile değiştirebileceği anlamına gelir.
Herkes piyasaya likidite sağlayabiliyor
Curve ve sınıfındaki diğer Ethereum tabanlı DeFi protokollerinde ilginç sayılabilen şey, herkesin piyasaya likidite sağlayabiliyor olmasıdır. Geleneksel piyasa yapıcıları, bir piyasaya likidite sağlamak için çoğunlukla borsa tarafından sağlanan varlıkları veya kendi varlıklarını kullanırken Curve; likidite sağlamak için tüm kullanıcılara piyasaları tarafından desteklenen varlıklar sunar.
Likidite provizyonu, elde edilebilecek potansiyel kârlarla teşvik edilir. Merkezi olmayan bu likidite havuzları ücretler alır ve bu ücretler daha sonra likidite sağlayıcılarına aktarılır.
Kripto para birimlerini bir havuza yatırarak elde edilebilecek karlar, büyük ölçüde bir havuzun günlük bazda gördüğü hacme ve depozitolara bağlı olduğu için değişebilir.
Curve’ün kendi istatistiklerine göre Compound havuzundaki ortalama likidite sağlayıcısı yıllık %5,51 kazanabilirken Binance USD havuzundaki ortalama likidite sağlayıcısı bunu iki katına çıkarıyor.
Bu getiriler, özellikle %0 faiz oranlarının olduğu ve fiat’ın devalüe edildiği bir dünyada kulağa çekici gelse de, bir havuza kripto para sağlamanın riskleri olduğunu unutmamak önemlidir.
Curve, Balancer ve diğer AMM’lere likidite sağlamanın riskleri
Curve ve diğer AMM protokollerini kullanmanın ana riski geçici kayıptan (IL) muzdarip olmak olabilir.
Basitçe ifade etmek gerekirse; geçici bir kayıp, kripto para birimini bir cüzdanda tutmak yerine Curve veya Balancer gibi otomatik bir piyasa yapıcı protokolüne yatıran kişilerin maruz kalabileceği bir kayıp türüdür. IL’ler, likidite havuzundaki bir token’ın fiyatı farklılaştığında ortaya çıkar.
Bu kayıplar geçici olabilir, ancak her bir havuzu dengeleme rolüne sahip olan arbitrajcılar; havuzu borsalardaki varlıkların fiyatına göre yeniden dengelediğinde kayıplar kalıcı hale gelebilir.
DeFi analisti ve risk sermayedarı Andrew Kang, Temmuz 2020’de aşağıdaki grafiği paylaştı. Chainlink’in (LINK) Uniswap havuzuna yerleştirilmesinin ve LINK’in sadece elde tutulmasının ne kadar düşük performans sergilediğini gösteriyor.
Yine bu sadece Curve ile ilgili bir konu değil. Uniswap ve Balancer gibi diğer AMM’ler de IL’lere karşı hassastır.
Bununla birlikte potansiyel IL’lerin büyüklüğü, havuzların bileşimi nedeniyle Curve’de diğer AMM’lerden daha düşüktür: Curve, stablecoin merkezlidir. Diğer AMM protokolleri ise neredeyse tü Ethereum tabanlı altcoin’lerin alım satımına izin verir.
CRV nedir?
Curve ile ilgili temel bilgiler açıklandığına göre, şimdi CRV’nin tam olarak ne olduğuna bakabiliriz.
Daha önce de belirtildiği gibi, Curve lansmanı sırasında tamamen merkezi olmayan bir yapıya sahip değildi. Kullanıcılar Twitter, Reddit veya diğer forumlar aracılığıyla fikir alışverişinde bulunabilirken; Ethereum tabanlı protokolün yönü büyük ölçüde Curve ekibine bağlıydı. İşte bu, Ethereum tabanlı kripto para birimi CRV ve CRV’yi yönetişim token’ı olarak kullanacak merkezi olmayan CurveDAO ile değişiyor.
2017’de piyasaya sürülen kripto para birimlerinin aksine CRV, ICO yerine teşvik programı aracılığıyla dağıtılacak. Coin’lerin tam olarak nasıl dağıtılacağına dair ayrıntılar henüz net değil ancak Curve ekibinin bir üyesi şunları yazdı:
“Curve, Curve.fi likidite sağlayıcılarına verilecektir. Herhangi bir halka açık satış veya ICO olmayacak. Curve’da likidite sağlayan tüm kullanıcılara, CRV’ye ne kadar süreyle ve ne kadar likidite sağladıklarına bağlı olarak CRV verilecek.”
Bu sistem, geçmişte likidite sağlayan veya şu anda Curve havuzlarına likidite sağlayanların CRV talep etmesine izin verileceği anlamına gelir. CRV arzının şu şekilde dağıtılması planlanıyordu:
- %61 (1,85 milyar) likidite sağlayıcılarına gidecek. Bu %61’in %3’ü (90 milyon) CRV’nin piyasaya sürülmesinden önce aktif olan likidite sağlayıcılarına dağıtılacak
- %31 (939 milyon) Curve hissedarlarına gidecek.
- %3’ü (90 milyon) Curve çalışanlarına gidecek
- %5 (150 milyon) yalnızca acil durumlarda kullanılacak olan yakılabilir rezervlere gidecek.
CRV, DeFi çılgınlığından kar etmek isteyen traderlar için büyük olasılıkla bir token olarak piyasaya çıkmış olsa da; birincil amacı CurveDAO için bir yönetişim token’ı görevi görmektir.
Ethereum tabanlı merkezi olmayan bir yönetici/yaratıcı Aragon’dan yararlanan bir DAO olan CurveDAO, CRV sahiplerinin “zaman ağırlıklı oylama” sistemiyle protokolün yönünü belirlemesine izin verecek. Bu sistem, daha uzun süredir CRV sahibi olanların seçimine daha fazla ağırlık verir.
CRV ayrıca likidite tedarikini, yönetişim katılımı ve kripto para biriminin elde tutulmasını teşvik etmek için çeşitli mekanizmalar kullanacak.
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için bizi Twitter’da takip edin ve Telegram kanalımıza katılın!
Yorumlar kapalı.