Kriptokoin.com – “Oracle probleminin” veya blockchain’lerin dış veri kaynaklarına bağlanma şeklinin çözülmesi söz konusu olduğunda daha iyisinin yapılacağını öne süren API3, blockchain’lerini veri sağlayıcılarının API’leriyle birleştirmek için şeffaf bir metodoloji oluşturuyor. Bu da gerçekten veri akışları ve akıllı sözleşmeli blok zincirleri dünyasında bir tekel haline gelmiş olan merkezi olmayan oracle hizmeti olan Chainlink’e bir alternatif sağlandığı anlamına geliyor. Hatta popüler haber kaynağı CoinDesk, API3 için “Chainlink Killer”, yani “Chainlink Katili” ifadelerini kullanıyor.
API3, Placeholder liderliğindeki ve Pantera, CoinFund ve Digital Currency Group’un katılımıyla özel bir finansman turunda 3 milyon dolar topladı. API3 ortakları ise aşağıdaki gibi:
Blockchain node’ları, konsensüs ile tüketildiği için bazı veri sağlayıcıların defter ve API arasında bir tür ara yazılım olan oracle node’ları aracılığıyla dış bilgi elde etmeleri gerekir. API3’nin kurucu ortağı Heikki Vänttinen’e göre, bu aracılık işlevi; Chainlink’te node’ları çalıştıran ve sırayla opak bir yönetim sistemi işleten aracılar tarafından yürütülüyor.
Vänttinen, API sağlayıcılarının kendi node’larını çalıştırmalarına izin vermenin daha iyi bir çözüm olduğunu söyledi. Bu şekilde, veri akışlarının iyileştirilmesini yönetme süreci şeffaf ve merkezi olmayan bir şekilde yapılabilir.
İlk Chainlink node operatörlerinden biri olan Vänttinen, “Chainlink’te temel olarak veri beslemelerini bir bütün olarak oracle ağında çalıştırma biçiminde bazı eksiklikler gördük,” dedi. “Çekirdek ekip, veri akışları için bir tür merkezi kara kutudur; hangi node’ların hangi veri beslemelerine hizmet edeceğine ve ayrıca bu node’ların hangi API’lardan veri sunduğuna tek taraflı olarak karar verir” dedi.
Placeholder’dan Chris Burniske ise aşağıdaki ifadeleri kullandı:
“Kriptonun ağ değerine göre en büyük oracle sistemi olan Chainlink, berilerin kaynağı ve kalitesinin şüpheli olduğu, veri satan aracılardan oluşuyor. Yoğun bir şekilde pazarlanmasına rağmen Chainlink, kripto veya DeFi’ın bilgi ihtiyaçları için uzun vadeli bir çözüm olarak kalması için yeterince iyi tasarlanmadı veya sürdürülemedi. Chainlink’e güvenenler, bunu kendi kullanıcılarının riski altında yapıyorlar. API3’e katılın.”
API3 tam olarak nedir?
16 Eylül tarihinde Vänttinen tarafından “API3 – Merkezi Olmayan Web İçin Merkezi Olmayan API’lar” adıyla yayınlanmış yazıda, “API3, merkezi olmayan API’leri (dAPI’ler) uygun ölçekte oluşturmak, yönetmek ve bunlardan para kazanmak için yapılan ortak bir çabadır.” ifadeleri yer alıyor.
dAPI’ler, üçüncü tarafların kullanımı olmadan, sağlayıcı tarafından işletilen çoklu oracle node’larını veri akışlarında birleştirerek oluşturulan blok zincirinde yerel, merkezi olmayan API hizmetleridir. Ayrıca, uçtan uca merkezi olmayan bir sistem elde etmek için, hem dAPI’ler hem de bir bütün olarak API3 projesi, API3 token’ı ve API3 DAO tarafından desteklenen; başlangıcından itibaren tamamen açık ve doğrudan bir yönetişim modeline sahip olacaktır.
API nedir?
API3’ün değer önerisini doğru bir şekilde anlamak için öncelikle API’lerin ne olduğunu ve bu standartlaştırılmış veri ve hizmet arayüzlerinin bugün uygulamaların oluşturulma şeklini nasıl dönüştürdüğünü anlamak gerekir.
Bir Uygulama Programlama Arayüzü (Application Programming Interface) veya kısaca bir API, bilgi ve hizmet alışverişi yoluyla birbirleriyle etkileşime girmelerini sağlayan, hem web hem de mobil uygulamalar tarafından kullanılan, tamamen tanımlanmış ve belgelenmiş bir protokoldür. Çevrimiçi işletmeler bugün kanal olarak bir API kullanarak, verilerini ve hizmetlerini; geliştiricilerin daha sonra uygulamalarına entegre edebilecekleri para kazanılabilir hizmet modülleri olarak sunabiliyor. Bu da hem maliyet hem de yapım süresi açısından yazılım oluşturma verimliliğini önemli ölçüde artıyor. Geliştiricilerin uygulamalarının her işlevini baştan sona inşa etmek zorunda kalacağı bir geçmişle karşılaştırıldığında; API’lerin sağladığı büyük verimlilik artışının onları dijital dünyanın en önemli yapı taşları haline getirmesinin nedeni açıktır.
API’ler neden akıllı sözleşmelerle ilgilidir?
Blockchain teknolojisinin kullanım durumları, geçtiğimiz on yıl içinde Bitcoin gibi kripto para birimlerinden Ethereum gibi akıllı sözleşme platformlarına, DeFi’deki (Merkezi Olmayan Finans) son patlamaya kadar geliştiğinden, bu gelişmeler aracılığıyla çizilen evrimsel çizgi DeFi kullanım durumları nispeten net bir yol sağladı. Bu yolun gösterdiği şey, yalnızca blok zinciri tabanlı uygulamaların giderek karmaşıklaşan görevleri en aza indirilmiş bir şekilde yerine getirme kapasitesini genişletmek değil, aynı zamanda merkezi olmayan uygulamalar ile gerçek dünya arasında derinleşmiş bir bağlantıdır. Bu, akıllı sözleşmelerin, değeri bir hesaptan diğerine aktarmaya yönelik basit defterlerin ötesine geçen hizmetlere doğru açılması ve uzun zaman önce yalnızca çok uluslu şirketler ve büyük finans kurumları tarafından sağlanan demokratikleştirilmiş hizmetler ve finansal ürünlere daha çok benzemesi yoluyla gerçekleşti.
Bugün, akıllı sözleşmelerin ve merkezi olmayan uygulamaların verimliliği artırmak, aracıları ve maliyetleri azaltmak ve düzinelerce eski endüstri aracılığıyla yüzlerce gerçek dünya uygulamasında daha fazla şeffaflık sağlamak için kullanılabileceği bir gerçekliğe ulaşıldı. DeFi’nin ötesine geçen akıllı sözleşmeler, sigortadan tedarik zinciri yönetimine ve kumara kadar tüm endüstrileri dönüştürmeye hazırlanıyor. Tüm bu endüstrilerin ortak noktası, API’ler tarafından sağlanan zamanda, gerçek dünya verilerine güvenmeleridir.
Chainlink’in avantajı
Bununla birlikte CoinDesk’e göre bir Chainlink Labs sözcüsü, ETH/USD gibi yaygın olarak kullanılan feed’lerden birine hızlıca bakıldığında, Kaiko gibi kendi node’laırnı çalıştıran çok sayıda önde gelen veri sağlayıcısının ortaya çıktığını söyledi. Sözcü, “Chainlink sisteminin önemli bir avantajı var,” dedi. “Veri sağlayıcılarının, herhangi bir ek yazılım çalıştırmaya gerek kalmadan verilerini birden çok blockchain’e satmasını sağlıyor. Chainlink, veri sağlayıcılarının yalnızca kendi node’larını çalıtşırmasını sağlamakla kalmıyor ve çoğu zaten üretim yapıyor; aynı zamanda altyapılarında sıfır değişiklik yaparak mevcut API’lerini Chainlink ağına satmalarını sağlıyor.”
Sözcü, bu amaca yönelik tasarım kararı, Chainlink kullanıcılarına daha geniş bir veri sağlayıcı seçimine erişim sağlıyor, dedi ve ekledi:
“Bu, tüm veri sağlayıcılarının başlamak için yeni altyapıyı çalıştırmasını ve yönetmesini gerektiren API3’ten tamamen farklı gelişmiş bir yaklaşım. Chainlink’in kaynak imzalı veri yetkinliği, akıllı sözleşmelerin tüm API’lere erişmesine olanak tanıyan daha da önemli bir yetenekle tamamlanıyor. Bu, API3’te açıkça eksik olan önemli bir özellik.”
Vänttinen, API3 yaklaşımının, kripto fiyat hesaplayıcılarından sigorta uygulamalarına eklenen hava tahmini API’lerine kadar API sağlayıcıları için oracle olarak kurulmasını kolaylaştırdığını söylüyor. Vänttinen, API3 Airnode’u için “veri sağlayıcısının mevcut bulut sağlayıcı platformunda uygulayabileceği çok basit bir sunucusuz işlev – ayarlarsınız ve unutursunuz” dedi. Alternatif olarak, bir Chainlink node’unu çalıştırmanın “temelde tam zamanlı bir iş” olduğunu söyledi.
Chainlink, API3’ün her bir oracle’ın kendi full node’larını çalıştırmasının güvenilirliğini ortadan kaldırması nedeniyle; bu yaklaşımı son Infura kesintisi gibi şeylere karşı oldukça duyarlı hale getireceğine işaret etti.
Chainlink Labs temsilcisi, “API3’ün kendi Ethereum’unu veya diğer node’larını çalıştıran oracle’ları yok, bu da onların sonuçlarını yayınlamak için; merkezi üçüncü taraflara güvenmek zorunda oldukları anlamına geliyor. Bu, API3’ün tamamen Infura gibi hizmetlere bağlı olduğu anlamına gelir. Ancak yakın zamanda da gördüğümüz gibi kesintiler yaşanabiliyor. Bu kesintiyi API3’e uyarlarsak saatlerce süren bir kesinti; eşit olmayan piyasa fiyatlarına ve dolayısıyla kullanıcılar için büyük kayıplara yol açabilir.”
API3 ve DeFi
Son DeFi patlaması ile Chainlink node operatörlerinin para kazandığını görüldü. Örneğin, ilk üç Chainlink node operatörünün her biri tarafından kazanılan aylık gelirler, bu yılın Ağustos ve Ekim ayları arasında ayda 100.000 dolara yakındı. Ağustos ve Ekim ayları arasında The Block tarafından yapılan araştırmaya göre, ChainLayer 322.000 dolardan, LinkPool 306.000 dolardan, CertusOne 293.000 dolardan ve Fiews 282.000 dolardan fazla gelir elde etti. Eylül ayı onlar için özellikle iyi bir aydı, çünkü ilk üç node’un tamamı söz konusu blok kazançlarıyla 160.000 doların üzerinde para kazandı.
Vänttinen, bunun aksine, API sağlayıcılarının daha az kazandığını ve verilerinin bu uygulamalarda yeniden satıldığını bile bilmediklerini söyledi. Node operatörleri tarafından bu sağlayıcılara ödenen aylık abonelik ücretlerinin aylık 100 ila 200 dolar arasında değişebileceğini, belki 400 dolara kadar çıkabileceğini belirten Vänttinen; bu aboneliklerin hüküm ve koşullarının genellikle verilerin üçüncü taraflarca yeniden satışını yasakladığını da sözlerine ekledi.
Burniske, “Airnode tasarımıyla API3, birincil veri sağlayıcılarının bilgilerini sıfır blockchain uzmanlığıyla kripto ağına aktarmayı sorunsuz hale getiriyor. Bu, mevcut veri sağlayıcılarının itibarının ve kalitesinin kripto dünyasına taşınabileceğini ve aynı anda bu varlıkların kripto katılımından kar elde etmesine izin verebileceği anlamına geliyor,” dedi. Ayrıca şu ifadeleri kullandı:
“Ayrıca API3’ün kurumsal DAO yapısı, ekibin dAPI olarak adlandırdığı, gerçek anlamda merkezi olmayan zincir üstü veri akışları için bir çerçeve sağlıyor.”
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için bizi Twitter’da takip edin ve Telegram kanalımıza katılın!
