Uzun süreli sessizliğini geçtiğimiz günlerde attığı tweetle bozan Ethereum’un kurucusu Vitalik Buterin, son açıklamalarıyla gündemde. Buterin, ABD’nin kriptoya yönelik tutumu karşısında altcoin’lere destek vermiş ve borsa davaları nedeniyle darbe alan projelerin bunu hak etmediğini söylemişti. Katıldığı bir podcast programında yaptığı açıklamalar da gündeme gelen Buterin’in toplam varlığının 400 milyon dolar civarında olduğu tahmin ediliyor ve Buterin daha 30 yaşında bile değil. Vitalik Buderin, 27 yaşındayken dünyanın en genç kripto para milyarderi olarak tarihe geçmişti.
31 Ocak 1994’te Rusya’da Moskova’ya bağlı Kolomna’da dünyaya gelen Vitalik Buterin, 2018’de Forbes’un 30 Altı 30 Kişi Finans ve 2022’de de yine Forbes’un 30 Yaş Altı 30 Kişi Şöhretler Müzesi listesine girdi.
Rus asıllı Kanadalı Vitalik Buterin, Bitcoin dünyasına 2011’de dahil oldu. Yazarlık ve programcılık yapan Buterin, Bitcoin Magazine dergisinin kurucuları ve yazarları arasında yer alıyor. Buterin, aslen Ethereum’un ardındaki isimlerden biri olarak biliniyor. Ethereum, merkesizleştirilmiş finansal uygulamalar için bir blok zincir platformu. Nisan itibarıyla piyasa değeri 155 milyar doların üzerinde. Bu da Ethereum’u en büyük altcoin konumuna taşıyor. Baskın pazar konumunun ötesinde, Ethereum’un dünyaya kriptonun sadece bir değişim aracından fazlası olabildiğini gösterdiği ifade edilmekte. Şirket, programlama alanındaki yenilikleriyle de tamamen yeni bir örnek olarak yorumlanmakta.
BUTERIN, BITCOIN DÜNYASINA 17’SİNDE ADIM ATTI
Buterin 2013’te 6 yıl boyunca dünyayı gezerek, Bitcoin geliştiricileriyle görüştü. Görüşmeleri neticesinde, Bitcioin blokzincirinin tekrarlanmasıyla onun muhtemelen daha gelişmiş versiyonunu kurabileceği fikrini edindi. Bitcoin, dünyadaki ilk kripto para iken, Ether (ETH) ise Ethereum blok zincir ağına dayalı dijital para.
Ethereum, ETH gibi kripto paraların gücüyle gelişen uygulamalar ve programların da aralarında bulunduğu çeşitli fonksiyonları destekleyen bir blokzincir. Temelde Ethereum platformunda kaydedilebilen ve çalıştırılabilen programlar olan akıllı sözleşmeler, platformun bunu nasıl başardığının bir sonucu.
BUTERIN’İN ÇOCUKLUĞU
Buterin 6 yaşındayken ailesi Kanada’ya göç etti. Üçüncü sınıftayken üstün yetenekliler programına başladı. Matematiğe ve programlamaya doğuştan yeteneği bulunan Buterin’in ekonomiye ise küçük yaştan beri yoğun bir ilgisi vardı.
Ethereum, birçok kripto para biriminin altyapısını oluşturan merkesizleştirilmiş bir blok zincir. Fotoğraf: Wikimedia Common
Lise yıllarında Word of Warcraft oynarken, oyunun geliştiricisi Blizzard’ın Buterin’in en sevdiği karakterlerden birinin yeteneklerinde değişiklik yapması üzerine Buterin tüm gece ağladığını, bu olay sonrasında da merkezi hizmetlerin ne kadar ‘korkunç’ olabildiğini fark ettiğini söylüyor. Buterin, 16 yaşında edindiği bu tecrübe sonrası World of Warcraft oynamayı bıraktığını belirtiyor.
Buterin 2011’de Bitcoin’le tanıştığını ve ilk başta kripto paraya çok şüpheyle yaklaştığını anlatıyor. Fiziksel bir arka planı olmadığı halde nasıl bu kadar değer kazanabildiğinin kendisinde şüphe yarattığını kaydeden Buterin, Bitcoin hakkında okudukça çok etkilendiğini ve bu dünyaya dahil olmak istediği kaydediyor. Fakat o yaştaki genç bir öğrencinin önündeki engeller onun önünde de mevcuttu; Buterin’in elinde ne Bitcoin madenciliğine uygun güçlü bir bilgisayar ne de Bitcoin satın alabileceği parası vardı. Bunun üzerine Buterin, Bitcoin forumlarında makaleler yazmaya ve yazı başına 5 BTC kazanmaya başladı. Bu süre zarfında da kripto paranın ekonomik, teknolojik ve politik açılarını araştırdığını ifade eden Buterin, yazılarının Rumen Bitcoin girişimcisi Mihai Alisie’nin dikkatini çekmesiyle 2011 sonlarına doğru Alisie’yle birlikte Bitcoin Magazine isimli dergiyi kurdu.
Buterin, dünyayı dolaşıp çeşitli kripto projelerini incelediğini vurgulayarak, sonunda bunların belirli kullanımlara fazla odaklandıklarını ve yeterince geniş olmadıklarını belirlediğini aktarıyor. Bununla birlikte Buterin, başarılı ve sürdürülebilir bir blok zincirin, tek bir kullanım durumunun veya sınırlı işlevselliğin ötesinde, daha geniş ve çok yönlü bir uygulama potansiyeline sahip olması gerektiğine işaret ediyor.
Buterin, bu projelerin kullandığı protokollere baktıktan sonra, tüm işlevlerini Turing-complete programlama diliyle değiştirerek protokollerin ne yaptığını büyük ölçüde genelleştirmenin mümkün olduğunu fark ettiğini kaydediyor. Birkaç proje tarafından reddedildikten sonra bunu kendisi yapmaya karar veren Buterin böylece Ethereum’u kurdu. Turing programlama dili, Ethereum ve Bitcoin arasındaki en büyük farklardan biri olarak ifade ediliyordu.
Kaynaklar: Forbes, Cointelegraph
